9 Ekim 2011 Pazar

Binbaşı Ferenc Puskas

Okullarımızda öğrenciler tarafından en sevilmeyen,en zorlanılan dersler arasında Tarih dersi başı çekmekte.Binüçyüzbilmemkaçta falanca savaş oldu,sonrasında şu anlaşma imzalandı,bilmemkimamcanınoğulları beyliğine son verildi,parlaklılar devleti en parlak dönemini yaşadı seyriyle takip edilen bir dersten fazlasını beklemek olanaksız.Ancak yaratılış itibariyle her halta meraklı olan ben gibi anormal insanlar bu dersi sevebiliyor.Sevenlerin de tarihi anlayışı yukarıdaki uzun cümlemin pek dışına çıkmıyor.


Ben bu blogta bu anlayışın dışında birşeyler yazmak istedim hep.Bununla birlikte tarihin konusunun çok kapsamlı olduğunu düşündüğüm için geçmiş ile ilgili çok farklı dallarda yazılar yazmaya çalışıyorum.Bu yazıda da amacım spor tarihini ve bu tarihin çok önemli karakterlerinden birini incelemek.Ferenc Puskas!




Yaşadığımız günlerde futbolseverler tarafından sıklıkla kullanılan bir cümle:Messi ve Ronaldo gibi futbolcuları izleyebildiğimiz için çok şanslıyız!Geçmiş dönemlerde de eminim pek çok topçu için bu cümle kullanılmıştır.Maradona,Van Basten,Gullit,Zidane,Pele,Zico,Hagi,Rummenige,Roberto Baggio ve daha niceleri... 1950'li ve 60'lı yıllarda bu cümlenin Binbaşı Ferenc Puskas için sayısız kez kullanıldığı şüphesiz.


2 Nisan 1927'de dünyaya gelen efsanevi Macar futbolcu çok küçük yaşlarda futbola başladı.12 yaşından önce sözleşme imzalayamayacağı için Ciklos Kovacs takma ismiyle oynadığı ve babasının teknik direktörlüğünü yaptığı Kispest AC, ilk takımıydı.1949'da Macar ordusu tarafından el konulup adı Honved FC olarak değiştirilen takımda 1955 senesine kadar top koşturdu.Honved takımının 5 lig şampiyonluğu kazanmasında en büyük pay sahibi oldu.1947/48,1949/50,1950 ve 1953 senesinde gol kralı oldu.1948 senesindeki gol krallığı akıl almaz istatistiklerinin ilkidir.Bir sezonda 50 gol!Bu rakam onu aynı sene Avrupa gol krallığına taşıyordu.1956 yılında Honved Avrupa kupası maçında Athletico Bilbao deplasmanında iken ülkesi Sovyetler Birliği tarafından askeri müdahaleye uğradı.Takımın oyuncuları ülkelerine geri dönmediler.Böylece Puskas'ın Macaristan kariyeri bitti.Uzun yıllar da ülkesine dönemedi.




Puskas bu durumda futbol oynamak için Batı Avrupa'ya yöneldi.Espanyol takımı ile gayrıresmi maçlara çıktı ancak,ülkesine dönmediği için FIFA tarafından 2 yıl futboldan men cezası aldı.Puskas'ı izleyebilen şanslı nesil 2 yıl büyük futbolcudan mahrum kaldı.Cezası bitince 31 yaşına gelmiş olan Puskas kulüp aramaya başladı.Uzun süre üst düzey bir takımla(aşırı kiloları nedeniyle)sözleşme imzalayamadıysa da 1958'de Real Madrid'le sözleşme imzaladı.Günümüz futbolunda bile bu yaştaki topçulara burun kıvrılırken Real Madrid riskli ama sonucunda büyük kazanç sağladığı bir kumar oynadı.


Puskas'ın efsaneleştiği dönem 1958-66 yılları arasındaki Real Madrid dönemidir.Puskas'ın ruh ikizi olduğu söylenen ve İspanyollara göre gelmiş geçmiş en büyük futbolcu olan Di Stefano ile birlikte mükemmel bir ikili oluşturdu.Bu ikilinin Real Madrid'e kazandırdığı başarılar şunlar:3 Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası(1959,60,66),1 Kıtalararası Kupa(1960),5 İspanya Lig Şampiyonluğu(1961,62,63,64,65)1 İspanya Kupası(1962).Ayrıca Puskas İspanya Liginde de 4 kez gol kralı olmuştur.



Puskas'ın milli takımlar(Kariyerinin sonlarına doğru İspanya milli takım forması da giydi)kariyeri de oldukça parlaktır.Puskas'ın yanısıra Zoltán Czibor, Sándor Kocsis, József Bozsik  gibi dönemin ünlü yıldızlarının da bulunduğu kadro,otoriteler tarafından "Altın Kadro" olarak tanımlanmıştır.Bu kadro 1952 Olimpiyat Şampiyonluğunu kazanmış 1954'te Dünya Kupası finalinde Federal Almanya'ya hakemin yanlı kararlarıyla 3-2 yenilmiştir.(Puskas sakat oynamasına rağmen 1 gol atmış,maçın sonlarında 1 golü ofsayt gerekçesiyle sayılmamıştır)Bu  maç Macaristan'ın 2009 yılına kadar kırılamayan 32 maçlık yenilmezlik rekorunun da sonu olmuştur.Bu 32 maçlık serinin içinde İngiltere'nin Wembley stadındaki ilk yenilgisi de bulunmaktadır.6-3 biten maçın öncesinde İngiliz milli takım kaptanının Puskas için "Şu ufak,şişman delikanlıya da bakın.Sahada onu yok edeceğiz" şeklinde bir cümle kullanması onun için büyük talihsizlik olmuştur.


Gerçekten fazla kilolu ve kısa boylu bir yapıya sahip olmasına rağmen Puskas muhteşem sol ayağı sayesinde amiyane tabirle hayvani istatistiklere ulaşmıştır.Kispest:177 maç 187 gol,Honved:164 maç 165 gol,Real Madrid:182 maç 157 gol,Macaristan Milli Takımı:85 maç 84 gol.Kariyeri boyunca toplamda 533 maç 511 gol.Futboldan az çok anlayan bir kişi maç başına neredeyse 1 gol ortalamasının ne kadar inanılması zor bir ortalama olduğunu idrak edebilir.Bunların içinde Avusturya milli takımına karşı atılan 6 gol,1960 Şampiyon Kulüpler kupası finalinde atılan 4 gol ve sayısız hat-trick bulunmakta.Görünen o ki uzaylılar futbola Messi'den çok daha önce lejyonerler göndermiş:)


1966 yılında futbol hayatına nokta koyan Puskas Macaristan ve Suudi Arabistan milli takımları,Panathinaikos,AEK gibi takımlarda teknik direktörlük de yapmıştır.IFFHS tarafından 100 yılın en iyi gocüsü seçilen Binbaşı 17 Kasım 2006 yılında ebediyete intikal etti.Ancak anısı halen gerek Fifa,gerek Real Madrid kulübü tarafından yaşatılmakta.

Yazımızı efsanenin futbol oynamanın amacını açıklayan ve tüm günümüz futbolcularına ders olması gereken bir ifadesi ile noktalayalım:"Eğer kötü oynuyorsan o seni alkışlayan ellerin bir anda sana sıkılan yumruklara dönüştüğünü görürsün.Kesinlikle kızmayacaksın,gücenmeyeceksin ve yıkılmayacaksın.Yapacağın tek şey var.Daha çok çalışacaksın ve yeniden o yumrukların alkışa dönüşmesini sağlayacaksın.Futbolun değişmez yasası budur!"


Not:Yukarıda da bahsettiğim gibi Honved takımı Macar ordusunun kontrolündeydi.Ordu başarılı futbolculara rütbeler veriyordu.Puskas bu sayede binbaşılığa kadar yükseldi.


Not 2:1956 yılında Puskas'lı Macaristan milli takımı bir turnenin son ayağında ülkemiz Milli takımı ile maç yapmak için Türkiye'ye gelir.Milli takım o zaman dünyanın en iyi takımı olarak görülen Macaristan'ı 3-1 yener.Hala daha futbolumuz o maçı milli takımın en büyük başarılarından biri sayacak düzeydedir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder